Geçmişini yaşamaya devam eden ancak bir o kadar da günümüze ayak uydurmayı başaran şehir. Yunus Emre’nin yaşadığı yer, Nasrettin Hoca’nın mirası olarak bilinmektedir. Kurtuluşa ve kuruluşa tanıklık etmiş olan bu muhteşem şehri mutlaka gezip görmeniz gerekmektedir. Türkiye’de en yaşanılabilir şehirler arasında ilk sıraya kadar tırmanmayı başarmış şehrin keşfine beraber çıkalım. Eskişehir, ilk çağlardan Selçuklu Dönemi’ne, Selçuklu Dönemin’den, Osmanlı Dönemi’ne kadar tarihin her çağlarından izleri hala içerisinde barındırmaktadır.
Geçmişini günümüze taşıyarak sürekli modernleşen bir şehir olan Eskişehir, bu platformda Türkiye’de tek sayılmaktadır. M.Ö 14.yüzyılda Hititler bu bölgede şehri merkez olarak gösterdikleri bir devlet kurmuşlardır. Sonrasında ise M.Ö 12.yüzyılda Frigler Anadolu’ya gelmiş ve Dorylaion ismi ile başka bir devlet kurmuşlardır.
Gezilecek Yerler
Eskişehir tarihin bir çok dönemine tanıklık etmiş köklü bir şehirdir. Bu nedenle Eskişehir’de gezip görülecek pek çok tarihi eser yer almaktadır. Frigyalılar zamanına kadar uzanan geçmişi ile bir çok arkeolojik eser ve müzeye sahip şehirdeki yerleşim antik çağlara kadar dayandığından antik kent kalıntıları da yer almaktadır. Aynı zamanda şehrin merkezinden geçen Porsuk Çayı ve etrafında gelişen hareketli üniversite ortamı, keşfedilecek pek çok yerin başlangıç noktasıdır. Şehirde gezip görülecek yerlerin bazıları hakkında kısaca bilgi vermek gerekirse;
Sazova Parkı
Sazova Parkı Eskişehir’in Tepebaşı ilçesine bağlı Sazova mahallesinde yer almaktadır. Bu park 400.000 metrekarelik bir alan içerisinde yer almaktadır. Sazova Parkı Eskişehir – Kütahya karayolu üzerinde yer alan Eskişehir Stadyumunun hemen yanında yer aldığından ulaşımı oldukça kolay bir noktadadır. Eğer parka özel aracınız ile gidecekseniz parkın her iki uç noktasında yer alan otoparkları kullanabilirsiniz. Aracınızı otoparka park ettikten sonra Sazova Parkı’na kısa bir yürüyüş mesafesinden sonra ulaşabilirsiniz.
Odunpazarı Evleri
Eskişehir’e gidip de mutlaka görülmesi gereken yerlerin başında gelen kesinlikle Odunpazarı evleri gelmektedir. Bu evler isimlerini şehrin ilk yerleşim yeri olarak bilinen Odunpazarı’ndan almaktadır. Osmanlı izlerinin hala üzerinde bulunduğu bu evler dar ve eski sokaklar üzerine inşa edilmiş, endamı ve renkli görüntüleriyle hala varlıklarını devam ettirmektedir. Odunpazarı evleri Türk mimari yapısının en güzel örneklerinden birisidir. Ahşap çatılarıyla kerpiçten inşa edilen bu muazzam eserler, tarihi duruşu ve güzellikleri ile her zaman ilgi odağı haline gelmektedir. Binbir renkli evlerin süslediği bu dar sokaklarda dolaşırken o tarihi atmosferi içinizde yaşayabilir ve istediğiniz kadar hatıra fotoğrafı çekilebilirsiniz.
Porsuk Çayı
Eskişehir’de gezip görülmesi gereken bir diğer yerlerden birisi ise kuşkusuz Porsuk Çayı’dır. Bu yer şehrin en hareketli ve en güzel yerleri arasında yer almaktadır. Kızıltaş ve Bayatçık Deresi’nden akan sular ile kendini besleyen Porsuk Çayı, Sakarya Nehrinin en uzun kolu olarak görülmektedir. Porsuk Çayının bulunduğu yer şehrin en önemli turistlik bölgesi olarak belirtilmektedir. Porsuk Çayı adeta şehrin sembolü haline gelmiştir.
Buradaki geziniz esnasında mutlaka gondola da binmenizi tavsiye ederim. Porsuk Çayının şehir merkezine bakan kısmına ise adalar denmektedir. Porsuk Çayı etrafına sıralanmış olan kafe ve restoranlarda eşsiz manzaranın tadını çıkartırken çayınızı yudumlayabilirsiniz. Porsuk Çayı üzerinde yer alan köprüler Avrupa’da ki şehirlerde yer alan köprüleri aratmamaktadır.
Ulaşım Bilgileri
Eskişehir’in her bölgesine ulaşım sağlamak oldukça kolaydır çünkü demiryolu ulaşımı şehrin tam merkezinde yer almaktadır. Eskişehir Trem Garı Ankara’ya 264 kilometre ve Haydarpaşa Garı’na ise 375 kilometre uzaklıkta yer almaktadır. Türkiye’nin her bölgesinden de Eskişehir’e otobüs seferleri ile ulaşım sağlamanız mümkündür. Ancak Eskişehir’de havaalanı bulunmadığından havayolu ile gelecekseniz uçakla Ankara’ya indikten sonra hızlı tren ile ulaşım sağlayabilirsiniz.
